3 günlük hafta sonu tatilimiz sırasında kaldığımız otelde 8 aylık, hadi bilemedin 10 aylık bebeğiyle bir kadın gözüme takılıyor. Bayan olukça hoş, zarif, sade ama bakımlı. Üzerine bir o kadar da zayıf! İçimden “daha doğum yapalı maksimum 10 ay olmuş, kadın kendini hiç bırakmamış valla helal olsun manken gibi” diye geçiriyorum. Aynı gün kadını kucağındaki bebek artı elinden tuttuğu 2- 2,5 yaşlarında başka bir çocukla daha görüyorum…”Hımmm demek ki kadının 2 tane çocuğu varmış; o zaman ekstra helal olsun diye” bayanı iç dünyamda taktir edip başka bir yere koyuyorum. Neyse akşam oluyor, yemek vakti; tabağımı doldurmuşum, mutlu mutlu masamıza doğru ilerliyorum. Ne de olsa bütün gün kayak kaymışım, çok enerji sarfetmişim. Eee bu yemek de benim hakımmış… Bu sırada gözüm boy boy 4 tane çocuğun olduğu yuvarlak büyük masaya ilişiyor. “Vay be 4 çocuk…” diye düşünürken o 4 çocuğun yani hepsinin birden bu benim yakın takibe aldığım bayanın olduğunu farkediyorum ki bu benim olayı taktir etme aşamasından, saygı duyma ve hatta daha ileri giderek gıpta etme boyutuna çıkarıyor. Farkındayım “gıpta” dedim zira hiçççç kıskanmıyorum!!! Bende moral sıfır! Kadından 4 tane birbirinden güzel çocuk çıkmış ama kadın hala manken ötesi ve gerçekten de çok hoş diye düşünüp hala içten içe gıpta ediyorum. Kıskanmak mı? Yok canım ne alakası var sadece gıpta (!) ediyorum ben. Beyaz teni, kumral saçları, vücut yapısı ve inceliği ile Rusları anımsatıyor bana. Kendimi rahatlatacağım ya “kesin o Rustur, Rus” diye geçiriyorum içimden. Kadının 4 çocuk sahibi olduğu halde formda olmasına moralim bozuluyor bozulmasına ama Allahıma bin şükür ki tabağımdaki yemeği de yarım bırakmıyorum! Neyse ki kadının Rus olduğuna kendimi oldukça inandırdığım için içten içe rahatlamış haldeyim. “Ne yapayım canım, genlerimize de müdahale edemem ya alalala” diyorum. Ohh bana bir iç huzur, bir iç rahatlık… Ertesi gün odamıza çıkmak için asansör beklerken kadın yanımdan konuşarak geçiyor. Elinde en küçük bebeğiyle yanındakilere bir şeyler diyor; TÜRKÇE!!! Kulaklarıma Türkçe cümleler çalınıyor ama hiç konduramıyorum, baksanız gerçekten bu kadın Rus olmalı derseniz. Aksan filan da yok. Bildiğiniz Türkçe konuşuyor! Al sana bir yıkım daha! Demek ki neymiş diyorum; kadın dediğin 4 tane çocuk da yapar, manken gibi formda da olur, güzel de görünür, bakımlı da olur, üzerine o 4 çocuğunu alır tatile de çıkar… Akşam yatarken aklıma takılıyor yine, düşünüyorum; “Yok yok….Kesin anneannesi ya da baba tarafından birileri filan Rustur canım Rus…”
Bakıcıdır bakıcı. Anne kayaktadır ya da babayla başbaşadır.
BeğenBeğen
🙂 haha hahayyyy, bakıcıdır kesin di mii? Oh beee, rahat bir nefes alabilirim artık :)))
BeğenBeğen
kesin! var mı başka şansı? hem 4 çocuk doğur hem formda kal. ya da stepford wife.
BeğenBeğen
Ama anne gibiydi ve eşi de yanındaydı. Valla ben olayı kabullendim, siğneye çektim. Yapıcak bir şey yok 🙂
BeğenBeğen
yine de istisnalar kaideyi bozmaz diyoruz. bizim eski evde de alt kat komşumuz öyleydi. 2. doğum 3üz üstelik. apartmandakiler kadının İspanyol olduğu varsayımını ortaya atmıştı. ama sular seller gibi Türkçe konuşuyordu. Genler… ne yapalım?
BeğenBeğen